27 Temmuz 2013 Cumartesi

Tabletler için Android 4.0 Kullanım Klavuzu






Birçok kişi artık bir tablet sahibi ve bu tabletlerin çoğunluğunda Android işletim sistemi yüklü. Genelde bana gelen sorular tabletlerin ayarları ile ilgili. Bende sizlere bu konuda yardımcı olmak üzere bazı eğitici yazılar yazmaya kara verdim. Bu yazılarımda Android 4.0 (Ice Cream Sandwich) sürümünü kullanacağım.
Android yüklü tabletlerimizde genel ayarları yapabileceğimiz Ayarlar menüsü bulunmaktadır. Kablosuz ağlara bağlanmaktan tutunda, tabletin dilini değiştirmeye ve mail hesapları eklemeye kadar her şey buradan yapılmaktadır.

 Genelde Ayarlar menüsü ’nün kısa yolu ana ekrana çıkartılmıştır, eğer bu yoksa sağ üst köşedeki 6lı dörtgenler tuşuna basınız. Bu sizi Uygulamalar ana sayfasına götürecektir. Buradan Ayarlar (Settings) tuşuna basınız. Buraya ulaşmanın bir diğer yolu ise sağ alt köşeye dokunmaktır. Buraya dokunduktan sonra, sağ alt köşede bir pencere açılır buradan yine Ayarlar (Settings) tuşuna basınız.

 

Ayarlar ekranı tabletinizle ilgili tüm genel ayarların yapıldığı ekrandır. Ana hatlarıyla bu ayarlar dört başlık altında toplanmıştır. Kablosuz Ağlar(Wireless Networks),Cihaz(Device),Kişisel(Personal) ve Sistem(System).

 
Kablosuz Ağlar(Wireless Networks)

Burada Kablosuz (Wi-fi),Bluetooth, Veri Kullanımı (Data Usage)ve Diğer (More) seçenekleri bulunmaktadır.

Kablosuz (Wi-fi)’dan  tabletimizin hangi kablosuz ağlara bağlanabileceğini seçeriz. Kablosuz seçeneğinin üzerine dokunduğunuzda burası aktif hale gelir. Kablosuzu kapatmak isterseniz burada bulunan Açık ya da Kapalı tuşlarını kullanabilirsiniz (Bunları parmağınızla sağa sola kaydırmanız gerekmektedir).Eğer kablosuz açık ise sağ tarafta tabletinizin görmekte olduğu kablosuz ağların bir listesi çıkacaktır. Bağlanmak istediğiniz ağı seçip üzerine tıkladığınızda sizden eğer varsa kablosuz ağın şifresini girmenizi isteyecektir. Eğer daha önceden bağlandığınız bir ağ varsa ve bunun şifresi değişmişse bu seçili ağı unut derseniz sistem bunu unutur. Bu ağa tekrardan bağlanmak isterseniz yeni şifreyi girip bu işi halledebilirsiniz.

Eğer tabletinizin Bluetooth özelliği varsa gerekli ayarları yine kablosuz ağlarda olduğu gibi Bluetooth bölümünden yapabilirsiniz.

Veri Kullanımı size tabletinizde uygulamaların ne kadar veri kullandıklarını gösterir. Bu, eğer kotalı İnternet bağlantısı kullanıyorsanız hangi uygulamanın ne kadar veri indirdiğini görmeniz açısından oldukça kullanışlıdır. Bunun dışında eğer sınırsız bağlantınız varsa ya da kablosuz ağlar aracılığıyla bağlantı yapıyorsanız bilgi amaçlı olarak burayı kullanabilirsiniz. Sağ tarafta çıkan listeden herhangi bir uygulamayı seçtiğinizde size bu uygulamanın veri kullanımı detaylı olarak gösterilir. Ayrıca buradan o uygulamanın ayarlarına Uygulama Ayarlarını Görüntüle tuşuna basıp ulaşabilirsiniz. Tabii ki her uygulamanın uygulama ayarları size sunulmuş olmayabilir.

Diğer tuşuna bastığınızda sağdaki listeden şu seçenekler çıkacaktır VPN, Taşınabilir ortak erişim noktası(Portable hot spot), Ethernet, Mobil Ağlar(Mobile Networks). Bunlar kablosuz ağlar dışında yapabileceğiniz bağlantı şekillerinin ayarları içindir. Genelde bu tip bağlantılar ev kullanıcıları tarafından pek tercih edilmediğinden burada bunlara yer vermiyorum.

Cihaz(Device)

Burada Ses(Sound), Ekran(Display), Depolama(Storage),Pil(Battery),ve Uygulamalar(Apps) seçenekleri bulunmaktadır.

Ses(Sound) bölümünde tabletinizin ve bazı uygulamaların ses ayarlarını yapabilirisiniz.

Ekran(Display) bölümünde tabletinizin ekranı ile ilgili ayarlamaları yapabilirsiniz. Burada bana göre önemli iki ayar vardır: Parlaklık ve Uyku.  Parlaklık seçeneği ekranın ne kadar parlak olacağının ayarlandığı yerdir. Üzerine basıldığında ekrana çıkan pencereden bu ayar yapılabilir. Uyku dediğimiz ayar ise tabletinizin siz işlem yapmadığınızdan ne kadar bir süre sonra kendini uyku durumuna geçireceğinin ayarlandığı yerdir.

 Depolama(Storage) bizlere tabletimizde kullanılan depolama verilerinin gösterildiği yerdir.

Pil(Battery) tabletimizin pil ömrü ile ilgili bilgileri detaylı bir biçimde göstermektedir.

Uygulamalar(Apps) bölümü tabletimize yüklenen uygulamaları bizlere göstermektedir. Buradan herhangi bir uygulamanın isminin üzerine gelip onu seçtiğimizde bu uygulamanın yüklemesi ile ilgili bilgiler detaylı olarak karşımıza getirilir. Eğer istersek bu uygulamayı buradan kaldırabiliriz.


Kişisel (Personal)
Bu bölümde Hesaplar ve Senkronizasyon(Accounts &Sync),Konum Hizmetleri(Location Services),Güvenlik(Security),Dil ve Giriş (Language&Input) ve Yedekle ve sıfırla (Backup & reset)seçenekleri bulunmaktadır.
Hesaplar ve Senkronizasyon(Accounts &Sync) tabletinize mail hesabı ekleyebileceğiniz alandır. Herhangi bir hesabı eklediğinizde mailleriniz bu tablete gelmeye başlayacak ve gerekli bağlantınız olduğu sürece sistem bunları kendiliğinden güncelleyecektir.
Her ne kadar hesap eklemeden tabletiniz çalışsa da genelde Android tabletlere bir mail hesabı eklemeden bazı uygulamalardan gerekli verim alınamaz. Örneğin Google Play Store’dan bir oyun ya da bir uygulama indirmek istediğinizde sizden bir hesap istenmektedir.
Hesaplar ve Senkronizasyon seçeneğini seçtiğimizde sağ tarafta eğer daha önceden eklenmiş bir hesabınız var ise onu görürsünüz. Eğer yeni bir hesap eklemek isterseniz sağ üst köşede Hesap Ekle düğmesi bulunmaktadır. Buna tıkladığınızda yeni bir pencere açılır. Burada size hesap eklemek için üç seçenek sunar E-posta, Google ve Kurumsal. E-posta gmail harici var olan bir mail hesabınızı eklemek içindir. Google ise gmail hesaplarını eklemek içindir. Burada hesabınız yoksa bile size yeni bir hesap oluşturma seçeneği sunulmaktadır. Kurumsal kısımda ise size var olan kurumsal mail hesabınızı ekleme şansı vermektedir
Eğer daha önceden eklenmiş bir hesabınız var ise onu buradan kaldırabilirsiniz.
Konum Hizmetleri(Location Services) burada uygulamaların sizin konum bilgilerinizi kullanıp kullanmamaları konusunda ilgili izinleri ayarlayabilirsiniz. Bu konu hakkında daha önceki yazılarımda bahsetmiştim.
Güvenlik(Security) burada belki de son kullanıcıların en çok kullandığı Ekran Kilidi seçeneğidir. Buradan tabletinize şifre, PIN, şekilli şifre koyabilir ya da olduğu gibi bırakabilirsiniz.
Dil ve Giriş (Language&Input) belki de bana sorulan soruların en sık olanıdır. Burada tabletimizin ara yüz dilini değiştirebiliriz. Genelde tabletlerin ara yüzlerinin dili ya satıldıkları ülkenin dilidir ya da İngilizcedir.(O yüzden yazımda seçeneklerin İngilizcelerini de kullanıyorum).Bu dil değişikliğini yapmak için Dil ve Giriş seçeneğine bastıktan sonra sağda açılan seçeneklerdeki Dil (Language)’i seçin. Bu size tüm dillerin olduğu bir liste açacaktır. Buradan istediğiniz dili seçebilirsiniz. Bu işlemin ardından artık tabletinizin ara yüz dili bu yeni seçilen dil olacaktır. Buradaki diğer önemli bir seçenek ise Yazım Düzeltme seçeneğidir. Bu sizin klavyeden yazmış olduğunuz herhangi bir şeyi eğer yanlışsa düzeltmeye çalışır. Genelde bu destek daha çok İngilizce dili için olduğundan Türkçe ara yüz kullanan kullanıcılarda yarardan çok zarar yapar. Benim için tam bir baş belası olduğu durumlar çok olmuştur. Burada tercihi size bırakıyorum.
Yedekle ve sıfırla (Backup & reset) bölümünü ciddi dikkat gerektiren bir bölümdür. Çünkü burasını kullanarak tabletinizi ilk aldığınız günkü hale döndürebilirsiniz. Kısaca buna fabrika ayarlarına geri dönmek diyoruz. Bunu bilinçsizce yaparsanız o ana kadar yüklenmiş olan her şey silinir. O yüzden lütfen burada yaptığınız işlemlere dikkat ediniz. Lakin yine buradaki Verilerimi Yedekle seçeneği oldukça kullanışlıdır. Bunu sayesinde tabletinizde yüklü ayarlar Google sunucularına aktarılmakta ve gerektiğinde buradan indirilebilmektedir. İşte bu da Bulut Bilişimin güzelliklerinden birisi.
Sistem(System)
Bu bölümde Tarih ve Saat(Date & Time),Erişilebilirlik(Accessibility),Geliştirici Seçenekleri(Developer Options),Tablet Hakkında(About Tablet) seçenekleri bulunmaktadır.
Tarih ve Saat(Date & Time) bölümünde tabletinizin saat ayarlarını yapabilirsiniz.
Erişilebilirlik(Accessibility) bölümünde önemli iki seçenek vardır. Bunlardan ilki Büyük Metin seçeneğidir. Bu ekrandaki yazıların boyutunu büyütür. Bu küçük yazıları sevmeyen kullanıcılar için oldukça kullanışlıdır. İkincisi ise Ekranı Otomatik Döndür seçeneğidir. Bu seçenek eğer seçilmiş ise tabletinizi yatay ya da dikey biçimde tuttuğunuzda ekran otomatik olarak dönmekte ve kullanım kolaylığı sağlamaktadır.
 



17 Temmuz 2013 Çarşamba

ARM Tabanlı İşlemciler


 
Bu hafta sizlere hepimizin son dönemde sıkça duyduğu ARM tabanlı işlemcilerinden bahsetmek istiyorum. Akıllı telefonlar ve tablet bilgisayarlar sayesinde kulağımıza çalınan bu ARM kelimesi nedir gelin onu inceleyelim.

Kelime anlamıyla ARM kısa komut setlerinden oluşan gelişmiş bir mikro kontrol mimarisidir. Detayına inecek olursak: ARM ( Advanced RISC Machines)  Gelişmiş RISC Makineleri anlamına gelmektedir. RISC ( Reduced Instruction Set Computers) ise İndirgenmiş Komut Setli Bilgisayar anlamına gelmektedir.

ARM firması 1978 yılında İngiltere’de Acorn Computers ismi altında kurulmuştur. Firma 1985 yılında dünyada ilk olarak RISC işlemcisini geliştirmiştir. Bunu takiben 1987 yılında ise düşük maliyetli bilgisayarlar için ilk RISC ARM işlemcilerini geliştirmeye başlamışlar ve 1990 yılında son halini alan bu mimariyi kullanmaları için VLSI ve Apple firmalarına lisanslamışlardır. Bu tarihten itibaren de firmanın adının ARM olarak değiştirmişlerdir. Bunu takip eden yıllarda firma yeni ürünlerini birçok firmaya lisanslamıştır. ARM firması tasarlamış olduğu işlemcileri üreten bir firma değildir. Geliştirdiği ürünleri diğer firmalara lisanslamaktadır. Lisans hakkını alan firma ise bu işlemciyi kullanıp kendine göre yeni bir ürün ortaya çıkartmaktadır. Bu lisanslamadan dolayı ARM firması kendisi bir işlemci üretmediği için bunlara ARM tabanlı işlemciler denilmektedir.

ARM firmasının raporlarına göre bir ünitenin lisanslama fiyatı yaklaşık olarak 0.067 dolardır.

Peki, bu ARM tabanlı işlemciler nerede kullanılmaktadır. Biz son kullanıcıların aklına işlemci dendiği zaman bilgisayarlar gelmektedir. Ama durum bu değildir. Etrafımızda kullandığımız birçok elektronik eşyanın içerisinde gömülü işlemciler mevcut olabilir. ARM tabanlı işlemciler mobil cihazlar, el terminalleri, cep telefonları, medya oynatıcıları, hesap makinaları, disk sürücüler, vcd, dvd, fotoğraf makinaları ve arabalarımızın içerisinde gömülü olarak kullanılmaktadır. Kabaca bir yüzde verecek olursak dünyadaki 32 bit işlemcilerin %75’i ARM tabanlı işlemcilerdir.  Bunun sebebi ise ARM tabanlı işlemcilerin güç tasarrufu, düşük maliyeti ve performans özellikleridir.

ARM firmasının işlemci ailesini incelediğimizde karşımıza dört mimari grubu çıkmaktadır. Bunlar sırasıyla (SecurCore)Özel, (Cortex-M)Klasik Gömülü, (Cortex-R) Gerçek Zamanlı Gömülü ve (Cortex-A)Uygulama geliştirme gruplarıdır.

(SecurCore)Özel ailesine ait olan işlemciler daha çok özel durumlar için tasarlanmıştır. Yüksek seviye güvenlik gerektiren sistemlerde kullanılır.Örneğin SIM kart güvenlik sistemleri.

(Cortex-M) Klasik Gömülü işlemci mimarisi isminden de anlaşılacağı üzere bir elektronik cihazın içine gömülü olarak kullanılmaktadır. Buradaki görevleri o cihazın işleyişini kontrol etmek ve diğer bazı işlemleri yapmaktır. Bunlara araba elektronik aksanında, akıllı sensörlerde, karışık sinyal cihazlarında ve mikro denetleyicilerde rastlarız.

(Cortex-R)Gerçek Zamanlı Gömülü işlemci mimarisi yine gömülü olarak kullanılmaktadır. Lakin kullanım alanları gerçek zamanlı tepkilerin yoğun olduğu sistemlerdir. Örneğin araba fren sistemleri ve bilgisayar ağları bunlara güzel bir örnektir.

(Cortex-A)Uygulama geliştirme grubuna ait olan işlemciler akıllı telefonlarımızda, tabletlerimizde, dijital televizyonlarda kullanılmak üzere tasarlanmışlardır. Bu seri daha çok yüksek performans gerektiren cihazlar için tasarlanmıştır. Bu serideki işlemciler ARM firmasının big.LITTLE teknolojisiyle güçlendirilmişlerdir. Bu serinin bir diğer güzel tarafı ise kullanıldıkları sistemler üzerine yazılım geliştirilebilmesidir. Bu grup biz son kullanıcıların duymaya en alışık olduğu gruptur.

Kısaca ARM tabanlı işlemciler sizin de fark ettiğiniz üzere hayatımızda yoğun bir şekilde bulunmaktadır. Her geçen gün yeni modelleri çıkmakta ve biz son kullanıcıların hizmetine sunulmaktadır. Önümüzdeki yıl 64-bit tabanlı modellerin çıkması beklenmektedir. Bu da tabii ki biz son kullanıcılara daha zevkle kullanabileceğimiz cihazların piyasaya çıkacağını müjdelemektedir.

8 Temmuz 2013 Pazartesi

Windows 8.1 Önizlemesi


Geçtiğimiz yıl Windows 8 piyasaya sürüldükten sonra sizlere bu konuda kullanım kolaylığı sağlayabilmek için art arda yazılar yazmıştım. Onun üzerinden henüz bir sene geçmeden şimdilerde Microsoft tarafından yeni bir Windows sürümü işittik. Buna ilk başlarda Windows Blue denildi. Windows 8’den sonra piyasaya sürülmesi beklenen yeni işletim sistemi olduğu hakkında bazı dedikoduların ardından Microsoft bunun Windows 8 için bir güncelleme paketi olacağını ve isminin Windows 8.1 olacağını duyurdu.

27 Haziran 2013 tarihinde ise Windows 8.1 Önizlemesi( *)olarak bizlere sunuldu. Bende şahsen bu fırsatı değerlendirip bu yeni güncellemeyi bilgisayarıma yükledim. Şimdi gelin hep beraber bu yeni güncelleme bizlere neler getiriyor ona bir bakalım.

Fark ettiğiniz üzere yazılarımda her zaman en az bir kez Bulut Bilişim kavramından bahsediyorum. Bundan sonra bulut kavramı hayatımızın içerisinde. Windows 8’in piyasaya sürülmesi de zaten bu yüzden. Windows 8 birden çok ortamda çalışabilen işletim sistemi olmak üzere tasarlanmış. Her yerde olmak istiyor. Masaüstü, dizüstü, tablet ve akıllı telefon ayırt etmek istemiyor. Windows 8.1 bu konuda birazcık daha ileriye gidiyor ve bize daha bir kolaylık sunmak istiyor. Bu yüzden de Windows 8.1 Önizlemesi, kişiselleştirme, arama, uygulamalar, Windows Mağazası ve bulut erişimi hizmetlerinde iyileştirmeler sunmakta ve Windows’tan beklediğimiz koruma ve güvenilirlik özelliklerine sahip. Hızlı ve çeşitli form faktörlerinde, özellikle yeni nesil dokunmatik cihazlarda çalışacak biçimde tasarlanmıştır.

Windows 8.1 Önizlemesi Arapça, İngilizce, Çince, Fransızca, Almanca, Japonca, Korece, Portekizce, Rusça, İspanyolca, İsveççe ve Türkçe dillerinde bulunmakta. Eğer benim yaptığım gibi daha önceki Windows 8 yüklü bilgisayarınıza başka dil paketleri yüklediyseniz maalesef bunları kaybediyorsunuz. İlk kurulumu hangi dilde yapmışsanız onu kullanır hale geliyorsunuz. Buna dikkat etmenizi öneririm.

Windows 8.1 ile kullanıcılara artık çok fazla sayıda arka plan ve renk özelliği sağlıyor. Buda görselliği arttırmakta. Bildiğiniz üzere Windows 8’de alışık olduğumuz başlat menüsü yoktu, Windows 8.1 ‘de ise masaüstündeyken sol alt köşede Başlangıç ekranına geçiş için sabit bir buton mevcut. Kısaca yine başlat menüsü yok. Belki son sürümde bu değişir bunu bilemem. Sadece Başlat ekranı daha esnek bir hale getirilmiş. Bunu kendi isteklerimiz doğrultusunda şekillendirebiliyoruz. Ayrıca Başlat Ekranındaki sol köşede bulunan bir ok butonun yardımıyla bilgisayarımızda yüklü olan tüm uygulamalara rahatlıkla erişebiliriz. Bu dahi Windows 8’e oranla çok kullanışlı geliyor.

Windows 8.1 ile gelen bir diğer güzel yenilik ise arama noktası. Bulmak istediğimiz her neyse onu

Bilgisayarımız, web, skydrive ve bing gibi internet ortamlarında arayabiliyoruz. Bu yeni arama bize daha kapsamlı bir sonuç veriyor. Yani aklınıza bir şey takıldığında bunun için bir web tarayıcısı açıp ardından Google’a gidip bunu aramanız yerine, doğrudan Başlat ekranından bu işi halledebilirsiniz. Ayrıca bulunan tüm dosyaları buradan açabilirsiniz.

Bir diğer yeni özellik ise çoklu ekran paylaşımları. Eğer birden fazla monitör kullanıyorsanız açık olan uygulamaları bu iki monitör arasında paylaştırabilir ve hepsini aynı anda kullanabilirsiniz.

 
Windows 8.1 ile Windows Mağaza üzerinde bizlere ücretsiz olarak sunulan ürünlerin sayısının daha da artacağı söyleniyor. Yeni güncellemeyle Windows Mağaza uygulamalarının daha kolay yapılabileceği aldığım bilgiler arasında.

Windows 8.1 belki de en can alıcı yeniliği ise SkyDrive ile daha fazla bütünleşmiş olmuş olması. İsterseniz sabit diskinizi hiç kullanmadan tüm dosyalarınızı doğrudan Skydrive’a kaydedip buradan kullanabilirsiniz. Zaten Windows 8.1 Önizlemesini eğer Microsoft hesabınız yoksa kuramıyorsunuz. Lakin bu son sürümde gerekli değil. Windows 8’de durum neyse öyle kalacak. Yani bir hesap oluşturmadan da bilgisayarınızı kullanabileceksiniz.

Windows 8’in bizim için en can sıkan noktası bilgisayar ayarlarını değiştirmekti. Bunu yapacağımız yeri bulmak için bayağı bir uğraşıyorduk. Windows 8.1 ile bu daha bir kolay olmuş. Bunu denetim masasına gitmeden yapabiliyoruz. 

Bundan böyle yavaş yavaş tüm bilgisayarlarda Windows 8 olacağı fikrim bu yeni güncellemeyle daha da bir pekişiyor. Her üretici kendi ürününü her yerde görmek istiyor. Microsoft’ta bunların en başında geliyor. Belki de bundan sonra çıkacak yine böyle büyük bir iki güncellemeyle birçok insan Windows 8 ortamını daha eğlenceli ve daha kullanışlı bulacaktır. Bunun için Microsoft’un biz son kullanıcıları daha çok dinlemesi gerekiyor. Sonuçta diretme ile hiç kimseye bir şey yaptıramazsınız. İnsanoğlu kolay bulduğunu kullanır.

İsteyen kişiler şu adresten http://windows.microsoft.com/en-us/windows-8/preview Windows 8.1 Önizlemesi’ne ulaşabilirler.
Önizleme (Release Preview) nedir? Herhangi bir yazılımın satışa sunulmazdan önce meraklılarına belirli bir süreliğine kullanım hakkı veren ilk sürümdür. Her ne kadar ürünün son haline yakın olsa da satışa sunulmadığı için içerisinde hataların olması olasıdır. Zaten kullanım izni de bu yüzden verilir. Meraklı olanlar hataları tespit edip firmalara geribildirimde bulunurlar. . Dolayısıyla Önizleme sürümlerini kullanırken bu bilgiyi göz ardı etmeyiniz

Zenginleştirilmiş Gerçeklik - Desteklenmiş Gerçeklik


Bu yazımda sizlere Augmented Reality (AR)yani Türkçeleştirilmiş haliyle Zenginleştirilmiş Gerçeklik ya da Desteklenmiş Gerçeklik ’ten bahsetmek istiyorum. Aslında bu konuyu sizlerle daha önceki yazılarımda kısa da olsa paylaşmıştım.

Zenginleştirilmiş Gerçeklik içinde yaşadığımız dünyadaki bilgilerin bir araç vasıtasıyla elde edilen görüntü ve/veya bilgilerle bir araya getirilerek bir amaç için zenginleştirilmesi anlamına gelmektedir. Genel anlamıyla, gerçek dünya görüntülerinin üzerine dijital bir katman ekleyerek zengin çoklu ortam içeriği sunmak ile ilgili çalışmalara ortak olarak AR diye adlandırılır.

 Burada en önemli nokta,  gerçek ve dijital dünyaların birbirinden gerçek zamanlı haberdar olması ve birbiriyle konuşmasıdır. Böylece AR uygulamaları elinizde ne tuttuğunuzu, nereye baktığınızı ya da ne yöne döndüğünüzü algılayarak, gerçeği bu fiziksel özellikleri kullanarak zenginleştirirler. Kısacası arttırılmış gerçeklik, gerçek dünyanın üzerine bilgisayar ortamında yaratılmış materyallerin eklenmesi ve bunun eş zamanlı görüntülenmesidir

Arttırılmış gerçeklik, gerçek dünyanın kamera ile görüntüsünün alınması sırasında, gerçek dünya üzerinde önceden belirlenmiş olan hedef noktalara, bilgisayarda yaratılmış olan materyallerin belli noktalarından bağlanması ve oluşan sonucun programlar vasıtasıyla yorumlanarak çıktı görüntünün eş zamanlı olarak alınmasıdır.

Biz son kullanıcılara ulaşan örneklerinde hedef noktalar genelde belirli desenler üzerinde birden fazla olacak şekilde belirlenir veya desenin kendisi bir hedef olarak tayin edilebilir. Bu şekilde her 3 eksende de gerçek dünyada yer alan hedeflerin hareketleri belirlenmiş olur. Sanal materyallerde bu hedeflerin 3 eksendeki hareketlerine göre eş zamanlı yerleştirilir. Böylece görüntüsü alınan deseni nasıl hareket ettirirseniz üzerine oturulmuş olan sanal materyalde aynı şekilde hareket eder. Deseni yakınlaştırırsanız yakınlaşır, çevirseniz sanal materyalde eşzamanlı çevrilir.

Mobil arttırılmış gerçeklik için kamerası ve gerekli uygulamaları çalıştırabilecek donanıma sahip olan herhangi bir cep telefonu yeterlidir. Uygun uygulamaları indirerek sadece cep telefonu ile AR’I yaşayabilirsiniz.

AR sayesinde özünde istediğimiz herhangi bir şeyi örneğin akıllı telefonlardaki ya da bilgisayarımızdaki bir kamera aracılığıyla, gerçek dünyada pozisyonlandırabilir ve işlevsel hale getirebiliriz.

Burada gerçek dünya bir bakıma dijital ortama aktarılıp üzerinde gerekli görsel değişiklikler yapılıp ardından da biz kullanıcılara daha görsel ve geliştirilmiş bir şekilde sunulmaktadır. Örneğin bilgisayarınıza takmış olduğunuz kameradan yüz fotoğrafınız alınıp farklı gözlük modellerini deneyebilirsiniz. Ekrana sanki gözlüğü takmış ve aynaya bakarmış gibi bakabilirsiniz. Bunu yapmak içinde dükkâna gitmenize gerek yoktur, her şeyi ekranınızdan halledersiniz.

Bir diğer güzel örnek ise yol tarifleridir. Örneğin arabayla bir yerlerde kaldınız. Akıllı telefonunuzdan çekmiş olduğunuz bir fotoğraf bu teknoloji ile size gerçek zamanlı yol tarifi yapabilmektedir. Lakin bunu yaparken görsellik kullanılmaktadır, yani kuru harita bilgisi verilmemektedir. Bunun alışılmışın biraz dışında olduğunu düşünüyorum.

Bir diğer güzel örnekte, sinemaya gideceksiniz fakat hangi filmi izleyeceğiniz konusunda kararsızsınız. Tek yapmanız gereken telefonunuzdaki uygulamayı açarak etrafınızı göstermek, hemen arkasından ekranınıza çevrenizde gösterilen filmler geliyor. İstediğiniz filmi seçerek film hakkında detaylı bilgi alabiliyorsunuz. Filmin hangi sinemalarda gösterildiğini öğrenip, yol tarifi bile alabiliyorsunuz. Hatta uygulama sonrasında film için çevrimiçi bilet alabileceğiniz adreslere size yönlendiriyor ve buradan bilet alabiliyorsunuz.

AR teknolojileri son dönemde birçok alanda artık biz son kullanıcılara ulaşmaya başladı. Akıllı telefonlar için yapılan uygulamalar bunun bir örneği. Bunun dışında oyun sektöründe de yeni yeni birçok oyun bunu destekler halde piyasaya sunuluyor. Bundan böyle hayatımız belki daha sanal bir hale gelecek lakin bunun bize kattığı iyi şeyler eminim hepimizin çok hoşuna gidecektir.