3 Nisan 2013 Çarşamba

Yakın Gelecek Teknolojileri



Önümüzdeki haftalarda sizlere geleceğin bilgisayarlarından ve bunlarla bağlantılı olarak yeni kullanışlı araçlardan bahsetmek istiyorum. Bunları şu anda kafamızda canlandırmamız biraz zor olabilir ya da hadi canım sende bu iş nasıl olacak diyebilirsiniz. Eskiden bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz birçok şey şu anda yavaş yavaş bizim kullanımımıza hazırlanıyor. Eğer Avatar filmini izlediyseniz filmde kullanılan tüm bilgisayarlar sistemleri şu anda ilk örnek(prototip) olarak hazırlanmış ve kullanılıyor diyebilirim.

Bu ilk örnekler zaman içerisinde yavaş yavaş piyasaya sürülecekleri günü bekliyorlar. Tabii ki eski teknolojileri hemen bir anda atmak o kadar da kolay değil. Binlerce insan ve fabrika bunların yapımında çalışıyor ve bir o kadar kişi de bunları kullanıyor. Dolayısıyla hadi her şeyi silip yenileriyle değiştirelim demek pek o kadar ekonomik bir çözüm gibi görünmüyor. Âmâ zamanla her şey değişecektir emin olun. Hadi gelin bu hafta parça parça neyin nasıl değişebileceğine bir bakalım. Önümüzdeki haftalarda da sırasıyla yeni teknolojilerin bazı canlı örneklerinden bahsederiz. 

Her zamanki gibi ilk önce bilgisayarları ele alalım isterseniz. Yavaş yavaş bilgisayar kutularını unutmanızı rica ediyorum. Bilgisayar kutularını bekleyen iki son var; ya o kadar küçülecekler ki nerdeyse kibrit kutusu boyutuna gelecekler, ya da ekrana monte edilip hayatımızdan çıkıp gidecekler. iMac’larda zaten kutu yok. Diğer üreticilerde all-in-one pc (hepsi bir arada) ‘lerle bunu yapmak istiyorlar.

Gelelim ekranlara. İşte burada olacaklardan ben de emin değilim. Eğer ekran diye bir şey kullanılacaksa bu büyük olasılıkla evinizdeki aynanız ya da pencerenizin camı olabilir. Pek yakında buna benzer ürünler piyasaya sürülmeye hazırlanılıyor. Ekran deyince burada biraz durup diğer kullandığımız ürünlerin ekranlarına da bakmak istiyorum. Örneğin cep telefonlarımızın ekranları,  daha doğrusu cep telefonlarımız belki de bir cam parçasından ibaret olabilirler. Şimdilik tuhaf gelebilir ama yeni çıkacak iPhone sanırım böyle bir şey olacak.

Ekran deyince birde akla gelen hologramik ekranlar oluyor. Hani yine Starwars izlerken gördüğümüz türden kareler. İki kişi odanın içerişinde toplantı halinde diğer ikisi ise karışık bir görüntü ve boğuk bir sesle tartışıyorlar. Toplantı bitince iki kişinin görüntüsü hemen yok oluyor. Yani kişinin orada olmamasına rağmen ordaymış gibi, hologramik ekranla toplantı yapıyorlar. Bu hologramik ekranların prototipleri şu anda hazır durumda. Belki de kısa bir süre sonra sevdiklerimizle beraber oturup kahvemizi içip muhabbet edebilir bir duruma geleceğiz.

Değişen teknolojilerden biriside yukarıdakilerine ek olarak çıkacak olan yeni bazı ürünler. Bunların birçoğu yine insanları eğlendirme amaçlı olacak. Bunların başında oyun sektörü geliyor. Örneğin daha şimdiden savaş oyunları için tasarlanmış ceketler var. Bunlar eğer oyuncu oyunda yara alırsa bir şekilde yara aldığı yerin acıma hissini oyuncuya veriyor. Buna benzer daha birçok ürün hazırlanıyor. Sanal gerçeklik üzerinde o kadar çok çalışma yapılıyor ki belki yeni Fifa sürümünde en sevdiğiniz futbolcunun yanında top koşturup ona şut atabileceksiniz.

Bir diğer kullandığımız araçlarda klavye ve fare. Artık bunlara gerek kalmayabilir. Gerçi bunlar ekran bilgisayar tipine göre değişse de yavaş yavaş tarih olacaklardır. Lakin zaten dokunmatik ekranlarla klavye ekrana taşımış durumda. Belki de elimize takacağımız şık bir aksesuar ya da kafamıza takacağımız bir alet sayesinde bir bilgisayarı sinir hücrelerimiz yardımıyla ya da sesle kontrol edebileceğiz. Bilimin sonu yok.

Peki depolama için yeni sistemler yok mu? Tabii ki bunlarda mevcut. Binlerce terabayt veriyi ufacık bir karta sığdırdığınızı düşünün ve bu kart yine camdan olsun. Bunun dışında en son çalışmalar insan DNA’sı içerisine veri saklamayı araştırıyor. Bu da bize bir verinin 70 yıldan daha uzun bir süre saklanabilmesine imkân veriyor. Âmâ bunun için henüz zamanımız var.

Sizin anlayacağınız önümüzdeki yıllar her ne kadar ekonomik krizlerle uğraşsak ta yeni değişimlerin olacağı yıllar. Nano teknolojiler sayesinde birçok şeyin boyu küçülüyor ve daha kullanılışlı bir hale geliyor. Var olan sistemlerin inşa edildikleri yapılar sorgulanıyor ve bunlarla daha ileri gidilemeyeceğine karar verilip eskiden keşfedilmiş yapılar tekrardan araştırılıyor ve üretim süreçleri değerlendiriliyor. Eğer bir de kuantum mekaniği içerisinde yeni ve kullanılışlı çözümler üretilebilirsek işte o zaman bu insanoğlunun bugüne kadar attığı belki de en iyi teknolojik adım olacak.

Haftaya bu sistemlerin ışığında yeni ürünlerden ve ilk örneklerden  (prototip) bahsetmeye başlayacağım. Kaçırmayın derim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder